Randstad’ın 13 yıldır her 3 ayda bir 34 ülkede gerçekleştirdiği Workmonitor Araştırmasının bu çeyrek teması teknolojinin iş hayatına ve insan ilişkilerine olan etkisi.
Randstad’ın 13 yıldır dünyanın 34 ülkesinde gerçekleştirdiği Workmonitor Araştırması’nın, 2016 yılı ilk çeyrek raporu yayınlandı. Rapor, Türkiye istihdam piyasası mobilite rakamları, çalışan iş memnuniyeti ve yurtdışı fırsatlar gibi alanların yanı sıra teknolojinin iş yapış yöntemlerimizi ve iş hayatındaki insan ilişkilerini ne kadar etkilediğini ortaya koyuyor.
Araştırma kapsamında, Türkiye’deki katılımcıların %90’ı, teknolojinin artan bir oranda iş yapış yöntemlerini etkilediğini ve değiştirdiğini söylüyor. Çalışanların %83’ü ise teknolojik gelişmelere ayak uydurabilmek ve bu gelişmeleri iş yerinde avantaja çevirmek için daha fazla eğitim almaları gerektiğini düşünüyor.
Teknolojinin yaşama, çalışma ve eğlenme biçimimizde giderek artan etkisi, gerçek hayatta, yüz yüze, veya bire bir olarak insanlarla nasıl ve nerede etkileşime geçtiğimizi sorgulatıyor. Randstad olarak, potansiyel insan kaynakları teknolojik çözümlerini ve bunların iş yapış biçimlerine etkilerini keşfetmeye ve öğrenmeye çabalıyoruz. Tüm inovatif çözümlerimizin bir ortak noktası var, o da insana dokunanteknolojik yaklaşımımız.
Şu bir gerçek ki, artık organizasyonlar için teknolojik çözümlere ve araçlara yatırım yapmaktan daha fazlası gerekiyor.
Randstad’ın Workmonitor Araştırması sonuçlarına göre , katılımcıların %61’i teknoloji kullanımının gerçek hayatta da insanları ilişkilerini azalttığını düşünüyor. Katılımcıların yarısından fazlası teknolojik yeniliklerin ekip arkadaşları ile bağını azalttığını ve daha az kişisel iletişime gerekçe olduğunu söylüyor. Aslında katılımcıların tamamına yakını yüz yüze toplantının biriyle iletişimdeki en iyi yöntem olduğunu düşünüyor. Bu görüşler, şirketlere, çalışanlarına yeni teknolojik çözümler sunarken yardımcı olabileceği gibi, teknolojik ve insan insana olan süreçleri nasıl daha iyi dengeleyebileceğine de ışık tutuyor.
İş seyahatlerini seviyoruz, yurtdışı görevlendirmelere sıcak bakıyoruz.
Özellikle Türkiye’de faaliyet gösteren yabancı sermayeli şirketlerin artışı ile iş için yurtdışı seyahat ve yurt dışı görevlendirme fırsatları ve de istekliliği giderek arttı. Araştırmaya göre, katılımcıların %77’si yurtdışı görevlendirmeye sıcak bakarken, %80’i iyi bir iş için yurtdışına taşınabileceğini belirtiyor.
Araştırmaya katılanların %45’i işinin uluslararası seyahati kapsadığını söylerken, %93’ü bunun işlerine katma değer yarattığını düşünüyor ve sadece %45’i iş seyahatini bir yük olarak görüyor.
İş değiştirmeyi bekliyoruz, ancak harekete geçemiyoruz.
Son 6 ayda iş değişikliği yapmayı bekleyen katılımcı sayısında önceki çeyreğe kıyasla %5 oranında artış oldu. 400 kişi arasında yapılan araştırmada, 113 kişi önümüzdeki 6 ayda işini değiştirmeyi planlıyor. İş değişikliği istekliliğine baktığımızda ise, katılımcıların sadece %41’inin aktif olarak iş aramadığı, geri
kalan %43’ü aktif aramasa da bir teklif gelirse açık olabileceğini, sadece %3’ü ise aktif olarak iş
aradığını belirtiyor.
Geçtiğimiz 6 ayda iş değişikliği yapan katılımcı oranı ise sadece %14.
Ayrıca, katılımcıların %73’ü mevcut iş yerlerinde çalışmaktan memnun olduklarını dile getiriyor.
Randstad Workmonitor Araştırması hakkında
Work monitor raporu araştırması, 2003 yılında Hollanda’da başlamış, Almanya ile devam etmiştir ve şu anda 34 ülkeyi kapsamaktadır. Araştırma Avrupa, Asya Pasifik ve Amerika’da yürütülmektedir. Yılda 4 kere yayınlanan araştırma raporu, yerel ve global istihdam piyasalarına dair hareketlilik (mobility) trendlerini sunmaktadır.
Araştırma, 18-65 yaş aralığındaki, haftada en az 24 saat çalışan kişilerle yapılmaktadır. Araştırmaya, her ülke için minimum 400 kişi katılmaktadır. Bu raporun araştırması 13-29 Ocak 2016 tarihleri arasında gerçekleşmiştir.