Kadın ve erkek çalışanların işle ilişkili konularda fikir ve yaklaşımlarının farklı olma eğilimi olduğu görüldü.
2011 yılının üçüncü çeyreğini kapsayan Randstad Workmonitor çalışanların kendi cinslerinden çok karşı cinslerle iş birliği yapmayı tercih ettiklerini belirtiyor. Ancak çalışanlar arasında toplumsal cinsiyet tercihi açısından Hindistan, Singapur, Japonya ve Yunanistan'da pek az fark olmadığı görülüyor. Türkiye'deki kadın çalışanların %60'ı, erkek çalışanların ise %47'si üstlerinin karşı cinsten olmasını tercih ediyor.
İstihdam uzmanı Randstad Holding tarafından oluşturulan üç aylık rapora göre kadınlar yönetimde yarı zamanlı çalışmanın mümkün olduğuna daha çok inanma eğilimi gösterirken erkekler sıklıkla bu tür istihdamın kariyerlerini zedeleyebileceğini düşünüyor; yarı zamanlı çalışma konusunda çoğu uluslarda cinsiyetler arası fark oldukça az.
Ankete katılanların neredeyse yarısı (%46) ve erkeklerin %51'i yarı zamanlı çalışmanın kötü bir kariyer hareketi olduğunu düşünüyor. Bu yaklaşımı en çok benimseyenler Yunanistan'daki çalışanlar (%69) ve onları Belçika, İtalya, Lüksemburg, Danimarka ve İsveç izliyor; Türkiye, Japonya ve Çek Cumhuriyeti'ndeki çalışanların ise sadece üçte biri bu düşünceye katılıyor. Türkiye'de daha çok erkekler yarı zamanlı çalışmanın kötü bir kariyer hamlesi olduğunu düşünüyor. (%33'e %21)
Tüm dünyada çalışan bireylerin %15'i yarı zamanlı işlerde çalışıyor; bu oranın Çin'de en yüksek olduğu (%35) ve %10'un altındaki oranların ise Çek Cumhuriyeti, Slovakya, Macaristan, Belçika ve İsveç'te olduğu görülüyor. Türkiye'de ise bu oran %12.
Tüm dünyada çalışanların çoğunluğu bağlı oldukları üstlerinin erkek olduğunu bildirirken bunu belirtenlerin çoğunluğunun da erkek olduğu görülüyor.
Dünya çapında 29 ulusu kapsayan, Amerika kıtalarından, Asya Pasifik ve Avrupa ülkelerinden yanıtlar içeren bu çalışma, organizasyonlarının performansının daha fazla kadın üst düzey yöneticilerle daha iyi olacağına inananların azınlıkta olduğu sonucuna varıyor.
Tüm dünyadaki yarı zamanlı çalışma ve toplumsal cinsiyet çeşitliliği - iş piyasası eğilimleri hakkındaki fikir veren rapor, Almanya, İsveç, Türkiye, Slovakya ve Lüksemburg gibi ülkelerde kadın ve erkek çalışanların eşit sayıda olmasının şirket içinde en iyi sonuçları vereceğine inanıldığının altını çiziyor.
Bu çalışma, küresel iş gücü içinde hareket, motivasyon ve iş tatmini ile ilgili eğilimleri incelemiş ve birçok ulusta erkek patronların işe alırken adaylar arasında uygunluk açısından hiçbir fark olmadığı halde kadınları değil daha çok erkekleri seçme eğilimi gösterdiğine inanıldığını bulmuştur. Türkiye'de erkek çalışanların %40'ı; kadın çalışanların ise %20'si eşit şartlarda olmalarına rağmen erkek adayların tercih edildiğine inandıklarını belirtiyorlar.
Randstad Workmonitor, yarı zamanlı istihdam ve toplumsal cinsiyet hakkındaki ilgi odağına ek olarak çalışanlar arasındaki güven düzeyinin tüm dünyada bir önceki üç aya göre istikrarlı olduğunu ve iş bulma konusunda iyimserliğin Çin, Hindistan ve Meksika'da en yüksek olduğunu belirtiyor. 29 ülke arasında İsviçre'den sonra iş kaybı korkusunun en çok gerilediği ülke ise 7 puanla Türkiye.
Randstad Genel Müdürü Altuğ Yaka Türkiye'nin diğer ülkelere kıyasla yarı zamanlı çalışmaya daha sıcak bakmasının nedeninin yüksek işsizlik oranları olabileceğini belirtiyor. Yarı zamanlı çalışmaya olumlu bakanların oranlarının kadın çalışanlarda %44, erkek çalışanlarda ise %42 olduğuna dikkat çeken Yaka, ancak toplam çalışanların sadece %12'sinin yarı zamanlı çalıştığının altını çiziyor. Bu verilerin Türkiye'de uygun altyapı ile yarı-zamanlı istihdamın ve dolayısyla milli istihdamın önemli ölçüde arttırabileceğini somut bir şekilde ortaya koyduğunu belirten Yaka, potansiyel işgüçlerini bir an önce aktif hale getirmek için Avrupa'da güvenceli-esneklik uygulamalarının en iyi örneklerinin
Türkiye'de de uygulanmaya başlaması gerektiğini söylüyor.